Opel‘in B-SUV modeli Mokka, Türkiye‘de 5 bin satışlık sayıya ulaşırken, 1 yılı geride bıraktı.
Opel, şimdiki tasarım lisanını büsbütün hayata geçirdiği birinci modeli Mokka’yı geçtiğimiz yıl Türkiye pazarına sunmuştu. Opel markası için birçok birincisi temsil etmesiyle farklı bir yere sahip olan Mokka, Opel Vizör’e ve büsbütün dijital Pure Panel kokpite sahip birinci modellerden biri olmasıyla dikkatleri üzerine çekiyor. Şoförler için güçlü ferdileştirme seçeneklerine imkan tanıyan Mokka’da; 6 farklı renk seçeneği, çift renk tavan ve Türkiye’de bir birinci olarak siyah renkli kaput opsiyonunu kullanıcılar ile buluşturuyor. Elegance donanımda opsiyonel olarak çift renk tavan (siyah, beyaz ve kırmızı) seçilebilirken; Ultimate donanımdaki ‘Bold Pack’ yani siyah kaput opsiyonu Mokka’ya apayrı bir hava katmaya devam ediyor.
Segmentine getirdiği tüm bu yeniliklerle rakiplerinden olumlu ayrışan Mokka, Türkiye’de 1 sene içinde 5 bin adet satış adetine ulaştı. Kendi segmentinde birinci 5 içinde yerini koruyan Mokka, 2022 yılının birinci 6 ayında da başarılı satış sayılarına imza atarak araba severlerin gönlünde taht kurmaya devam etmekte. B-SUV segmentinde bilhassa otomatik şanzımanlı akaryakıtlı bir model arayan tüketicilerin ilgi odağı olan Mokka, bu sınıfta araç alan her 10 müşteriden birinin tercihi oldu ve segmentinde birinci 3 model ortasında yer aldı. Bununla birlikte 2022 yılının birinci 6 ayında Opel markasını tercih edenlerin yaklaşık %15’i Mokka modelini satın aldı.
Opel Türkiye Genel Müdürü Alpagut Girgin
“Opel Mokka gayelerine sürat kesmeden ilerliyor”
Opel Türkiye Genel Müdürü Alpagut Girgin, Mokka’nın ülkemizde satışa sunulmasının 1’inci yılı için yaptığı açıklamada, “Mokka, kentli kitlenin tüm muhtaçlıklarını karşılayabilecek boyutlara sahip, günlük hayatın modülü olabilecek kompaktlıkta ve konfor ögelerini üzerinde barındıran bir araba olarak Türk tüketicisinin beğenisini kazandı. Bu durumu satış sayılarında da açık biçimde görebiliyoruz. Mokka B-SUV segmentinde, ülkemizde en çok tercih edilen kombinasyonlardan biri olan akaryakıtlı otomatik versiyonlar ortasında her 10 bireyden birinin seçimi olmayı başardı. Ülkemizde 1 sene içinde 5 bin adet Mokka’yı araba tutkunlarıyla buluşturduk. Opel Mokka maksatlarına sürat kesmeden ilerliyor ve 2022 satış performansından da son derece mutluyuz. 2022 yılının birinci 6 ayında Opel Mokka’daki satış gayemizi gerçekleştirmenin memnunluğunu yaşıyoruz. Gelecek periyotta ise Türkiye’de satışa sunacağımız büsbütün elektrikli Mokka-e ile hem kullanıcılara çok daha fazla seçenek sunacağız hem de bu sayede satış sayılarımızı çok daha üstlere çıkaracağımızı düşünüyorum. Yıl sonunda Opel Türkiye olarak Mokka’nın kendi segmentinde birinci 3 ortasındaki yerini koruyarak önder pozisyonuna gelmesini hedefliyoruz” dedi.
Makyajlanan Citroën C5 Aircross SUV, ülkemizde biri akaryakıtlı olmak üzere 2 başka motor seçeneği, 3 başka donanım seçeneği ve 869 bin TL’den başlayan fiyat seçenekleriyle satışa sunuldu.
130 HP gücündeki 1.5 litrelik BlueHDi dizel ve 180 HP’lik 1.6 litrelik PureTech motor seçenekleriyle satışa sunulan modelin her iki motor seçeneğinde de EAT8 8 ileri otomatik şanzıman standart olarak sunuluyor.
Makyaj sonrası C5 Aircross SUV, yuvarlatılmış sınırların yerini daha keskin sınırlara bırakan Citroën’in yeni tasarım lisanını benimsiyor. Ön kısım, daha dikey ve çağdaş olacak biçimde yine yorumlanırken bu yaklaşım arabanın karakterini daha da güçlendiriyor.
Model, gündüz sürüş farlarından ayrılan yeni marka logosuyla da dikkat çekiyor. C5 Aircross SUV, logonun bir krom şerit aracılığıyla gündüz sürüş farlarına kadar uzandığı eser gamındaki öteki modellerden ayrışıyor. Logo krom yerine siyah lake olarak ön cephede yer alırken, gerçekleştirilen titiz çalışma ile logo için ızgaranın ortasında daha fazla alan yaratılmış. Logo ve V halindeki ışık imzası, itinayla tasarlanan kaliteli siyah lake şeritle ızgaranın alt kısmı boyunca vurgulanıyor. V formundaki LED gündüz sürüş farları piyano tuşu dizaynına sahip. Böylelikle ön farlara yüksek teknoloji ve daha derin görünümlü bir 3-Boyut efekti kazandırılıyor. Ön tampon alt muhafazası ön cepheyi daha dinamik hale getirerek kalite algısını arttırıyor. Donanım düzeyine bağlı olarak Parlak Siyah yahut Parlak Alüminyum olmak üzere son derece kaliteli farklı materyal sunuluyor.
Yüksekte konumlandırılan yatay motor kaputu, yandaki krom C imzası, 360° cam alanların tesiriyle havada süzülüyor üzere görünen tavan ile kendine mahsus bir duruş ortaya koyuyor. Model, 230 mm yerden yüksekliği, 720 mm’lik lastik çapları, tavan rayları ve Airbump ile SUV sürüş hissini tamamlıyor.
Bunun dışında alüminyum ve siyah lake üzere farklı renk ve gereçlere sahip detaylar yeni C5 Aircross SUV’un dinamizmini, şıklığını ve çağdaşlığını daha da güçlendiriyor. Yeni 18 inç elmas kısımlı Pulsar alaşım jantlar buna yalnızca bir örnek. Tüm versiyonlarda standart olan Parlak Siyah yan ayna kapakları dışında, yeni mat siyah eklentilere sahip parlak siyah tavan barları ve yeni dizaynlı Airbump Renk Paketleri üzere ayrıntılar görsel cazipliği daha da arttırıyor.
Yeni C5 Aircross SUV, dış ortam ışığına bağlı olarak koyu maviden siyaha dönen derin ve şık bir mavi olan yeni Gece Mavisi dışında Metalik Beyazı, Sedefli Beyaz, Siyah, Platin Gri, Çelik Gri olmak üzere farklı gövde renkleriyle sunuluyor.
Yeni renkler, ön hava girişlerinde ve Airbump’ta da uygulanıyor. Parlak Siyah, Koyu Krom, ve Enerjik Mavi olmak üzere üç yeni Renk Paketi bulunuyor. Ayrıyeten Feel Bold donanım düzeyinden itibaren sunulan çift renkli siyah tavan ve siyah tavan rayları aracın şıklığını güçlendiriyor.
C5 Aircross SUV, ön konsol üzerinde süzülüyor üzere görünen ve daha çağdaş bir yolcu kabini görünümü sağlayan 10 inçlik yeni bir dokunmatik ekranla donatılıyor. Bu yeni ve daha büyük ekran, iklimlendirme kumandalarına direkt erişim fonksiyonu ve daha okunaklı yapısıyla kullanım kolaylığını düzgünleştiriyor. Havalandırma ızgaraları artık ekranın altında yer alırken, keskin ve yatay bir dizaynla modernize edilmiş. Ayrıyeten büsbütün kişiselleştirilebilir 12,3 inçlik dijital gösterge paneli; navigasyon haritası, faal sürüş takviye sistemleri üzere tüm temel ve kişiselleştirilebilir bilgileri direkt şoförün görüş alanına getirip, sürüş güvenliğini destekliyor.
Yüksek ve geniş orta konsol, otomatik vitesli versiyonlarda daha ergonomik bir kumanda nizamının altını çizen ve krom ayrıntılarla zenginleştirilen siyah deri efektli kumaşla modernize edildi. Bu kısımda; yeni e-Toggle vites seçici, Grip Control fonksiyonunu de kapsayan yeni bir sürüş modu seçim düğmesi yer alıyor. Orta konsol ayrıyeten 2 USB girişi ve kablosuz şarj özelliklerine sahip olan büyük bir depolama alanını da bünyesinde barındırıyor.
Model, yeni C4 ile kullanıma sunulan yeni kuşak Citroën Advanced Comfort koltuklarla donatılmış. Koltuğun merkezinde yüksek yoğunluklu köpük, ekstra 15 mm köpük katmanı ve özel bir konstrüksiyon ile Citroën Advanced Comfort koltuklar, görsel konfor, oturma konforu ve sürüş konforu açısından, ayrıyeten vakitle sarkmaya karşı dirençli özel köpük yüzey sayesinde uzun vadede en yeterli tahlili sunuyor. Şoför ve ön yolcu için daha da gelişmiş bir konfor düzeyi sunmak üzere ısıtma ve masaj fonksiyonları de devreye giriyor.
Ayrıca, özel renk ve materyal seçenekleri sunuluyor. Koltuklar, orta donanım düzeyinde çağdaş kumaş, Shine donanım düzeyinde yeni yumuşak yüzeyli Alcantara ve ayrıyeten üst düzey delikli deri seçenekleriyle sunuluyor. Kolçaklar ve orta konsol yeni siyah deri efektli kumaş ile ve ön konsol ise yeni siyah deri efektli materyallerle kaplanıyor. Modernize edilen dört yeni Advanced Comfort ambiyansı daha şık, dinamik ve kaliteli bir ortam sunuyor. Tüm ambiyanslarda; koltukları, kapı panellerini ve ön konsolu son derece şık bir biçimde yeni mavi dikişler süslüyor.
Citroën’e özel Progressive Hydraulic Cushions süspansiyon, yol bozukluklarını itinayla filtreliyor ve uçan halı tesiri ile yolcuların konfor içinde seyahat etmelerini sağlıyor.
C5 Aircross SUV, segmentte üç bağımsız kızaklı, katlanabilir ve geriye yatırılabilir art koltuk sunan tek SUV olarak fonksiyonellik ve modülerlik düzeyi sunuyor. 580 litre ile 720 litre ortasında arasında olan bagaj hacmi de bu segment için bir rekor olurken, geniş ailelerin tüm muhtaçlıklarını karşılamayı başarıyor. Ayrıyeten araç içindeki koza tesirini güçlendiren akustik lamine ön cam üzere tahlillerle ses yalıtımına da ekstra ihtimam gösterilmiş.
Model, konfor ve güvenliği uygunlaştırmak için birçok yeni jenerasyon teknoloji sunuyor. C5 Aircross SUV kullanıcıları; Dur & Kalk fonksiyonuna sahip Uyarlanabilir Sürat Sabitleme Sistemi ve Etkin Şerit Takip sistemini birleştiren 2. düzey otonom sürüş sistemi Otoyol Sürüş Takviye Sistemi dahil olmak üzere sürüş dayanak sisteminden yararlanıyor.
Maserati, tıpkı MC20 üzere İtalya’da tasarlanıp üretilen ve safkan bir İtalyan spor araba olan “MC20 Cielo”‘yu dünya yollarıyla buluşturmaya hazırlanıyor.
Sonsuz bir gökyüzü hissi sunan “MC20 Cielo”, şık dizaynını markanın sportif ruhuyla birleştiriyor. MC20 Cielo, 630 HP gücündeki Maserati üretimi V6 “Nettuno” motoru ile sınıfının en yeterli güç /ağırlık istikrarı, 325 km/s’nin üzerindeki azamî suratı ve rafine aerodinamik yapısıyla dikkatleri topluyor. MC20 Cielo, 3,0 saniyede 0-100 km/s ve 9,2 saniyede 0-200 km/s hızlanmalarını tamamlarken, 320 km/s’nin üzerinde azamî sürate ulaşabiliyor. MC20’den 65 kg daha ağır olan MC20 Cielo, sınıfının en yeterli ağırlık-güç oranının yanı sıra, karbon fiber şasisi ile harika bir yol tutuş kombinasyonu sağlıyor.
Sonsuz gökyüzü hissi ve vakitsiz tasarım
İsmi; “Maserati” ve “gökyüzü” manasına gelen “Cielo” sözleri ile birlikte MC20’nin 2020 yılında lanse edilmesinden dolayı 20 sayısından oluşan MC20 Cielo, ileri düzeyde konfor, lüks ve günlük kullanım esnekliği sunarken, markanın yarış DNA’sını da taşıyor. MC20 Cielo, bir coupé’nin tüm ayrıcalıklarını sunarken, açık havada sürüş keyfine adanmış bir model olduğu gerçeğini de vurguluyor. V6 Nettuno motorla donatılan Cielo, yenilikçi ve 12 saniyelik müddette açılabilen ve bagaj kapasitesini etkilemeyen Polimer Dağıtılmış Sıvı Kristal (PDLC) kullanılarak hayata geçirilen cam tavanıyla şık olduğu kadar sportiflik ve lüksün harika bir karışımını da kullanıcısıyla buluşturuyor. MC20 Cielo, gürültü ve titreşimleri en aza indirerek günlük kullanılabilirliği sağlamak ismine da kusursuz bir akustik konfor sunuyor.
MC20 Cielo, şık bir o kadar da sportif, birebir vakitte yıllara meydan okuyacak vakitsiz ve özgün bir dizayna sahip oluşuyla dikkat çekiyor. Araba tıpkı MC20’de olduğu üzere üst açılır kelebek tarzı kapılarıyla göz dolduruyor. Arabanın gösterişli dizaynını tamamlayan karakteristik kapıları, estetik bir öge olmasının yanı sıra, şoförünün araca iniş-binişini de kolaylaştırıyor. MC20 Cielo, Polimer Dağıtılmış Sıvı Kristal (PDLC) teknolojisi sayesinde merkezi ekrandaki bir düğmeye dokunarak anında şeffaf rengini, opak bir renge dönüştürebilen son derece teknolojik akıllı cam sistemiyle donatılıyor. Arabanın tavanı ayrıyeten ısı yalıtımında kusursuz bir istikrar sunarken 12 saniyelik açılma ve kapanma süratiyle da sınıfının en güzeli olarak öne çıkıyor.
MC20 Cieolo’nun lansman versiyonu “Fuoriserie” özelleştirme programının bir kesimi olarak ve “Acquamarina” isimli yeni bir üç katmanlı metalik renkte üretilecek. Bu rengin dışında ise arabaya özel oluşturulan Bianco Audace, Giallo Genio, Rosso Vincente, Blu Infinito ve Grigio Mistero isimli beş farklı renk alternatifi de tercih edilebilecek.
En aktüel, hayat kolaylaştıran ve eğlenceli teknolojiler
MC20 Cielo; kişiselleştirilebilir kullanım seçeneklerine imkan tanıyan yeni jenerasyon MIA (Maserati Akıllı Asistan) bilgi – cümbüş sistemiyle donatılıyor. Android tabanlı bu sistem, her biri 10,25 inç büyüklüğündeki dijital gösterge panelinde ve orta konsoldaki dokunmatik ekrandan kullanılıyor. Maserati Connect Programı ise MC20 Cielo’ya varlıklı bağlanabilirlik tahlilleri sunuyor. Araba ve şoför ortasında temas kuran bu programla şoföre her an bilgi transferi gerçekleşiyor. Örneğin servis vakti geldiğinde Maserati Connect, sürücüyü uyararak müşteri tecrübesini güzelleştiriyor yahut acil durumlarda yardım sağlayarak güvenliği artırıyor. Arabada, eşsiz akustik performans isteyenler için isteğe bağlı olarak tercih edilebilecek bir ses sistemi ve opsiyon olarak 12 hoparlörlü Sonus Faber yüksek performanslı ses sistemi de yer alıyor.,
Hyundai Motor Kümesi, yapay zeka dayanaklı araç çağırma platformu ‘i.M.’yi işleten Koreli bir teşebbüs Jin Mobility ile işbirliği yaparak Güney Kore‘nin başşehri Seul’de 4. Düzey otonom sürüşlere başladı.
Güney Kore Arazi, Altyapı ve Ulaştırma Bakanı Won Hee-Ryong ve Seul Belediye Lideri Oh Se-Hoon ise RoboRide aracını test eden birinci müşteriler oldu.
Seul’ün en kalabalık ve en beğenilen lokasyonlarından birisi olan Gangnam’da, en son teknoloji eseri 4. düzey otonom sürüş teknolojisine sahip IONIQ 5 elektrikli araçlar kullanılıyor. RoboRide araç çağırma hizmetine pilotluk yapan bu araçlar, müşteriler tarafından çağırılarak kent içi ulaşımda kullanılacak. Hyundai’nin birinci araç çağırma hizmeti olan RoboRide, Kore Arazi, Altyapı ve Ulaştırma Bakanlığı (MOLIT) tarafından da desteklenerek gerekli tüm yasal müsaadeleri almış durumda.
Güney Kore başta olmak üzere, tüm dünyaya hizmet eden yapay zeka dayanaklı mobilite platformu Jin Mobility ile yapılan işbirliği, araçların gelişimi için de değerli bir adım olarak bedellendiriliyor. Jin Mobility, i.M uygulamasında iki adet IONIQ 5 RoboRide aracı çalıştırmaktan ve denetlemekten sorumlu olacak. Küme ayrıyeten, trafikteki güvenlik ve sürüş tahlilleri üzere çeşitli kriterleri de göz önünde bulundurarak otonom sürüş teknolojisini daha da geliştirmeyi planlıyor. Bu hizmeti kullananların geri bildirimleri, yorumları ve deneyimleri de gelecekte daha yaygın bir halde kullanımın önüne açmak için hayli kıymetli.
Hyundai, en kalabalık trafik ve inançlı sürüş ortamına hazırlanmak için trafik sinyallerini otonom araçlara bağlayabilen bir sistem kurarken, sürüş muteber ve sıkıntısız olması ismine 2019’dan bu yana test sürüşleri yaparak çok sayıda sürüş verisi topladı. Ayrıyeten, güvenliği sağlamak için kendi bünyesinde geliştirdiği uzaktan araç takviye sistemini etkin olarak kullanıyor. Sistem, otonom sürüş durumunu, aracı ve rotayı izlerken otonom sürüşün mümkün olmadığı durumlarda şerit değiştirme üzere uzaktan yardım fonksiyonlarıyla araç içerisindeki yolcuları muhafaza altına alıyor. 4. düzey otonom sürüş teknolojisine sahip IONIQ 5 RoboRide, bu sistemleri kullanarak daima olarak kendi sürüş durumunu algılıyor, anlık kararlar veriyor ve trafiğin hareketlerini denetim ederek dayanak duymaksızın yol alabiliyor.
RoboRide pilot hizmeti, test sürüşleri kapsamında hafta içi 10: 00 ile 16: 00 saatleri ortasında çalışacak. Seyahatte en fazla üç bireye müsaade verilirken, rastgele bir acil duruma müdahale etmek için araçta bir adet güvenlik hedefli şoför bulunacak.
Hyundai Motor Company, IONIQ markasına özel, büsbütün elektrikli IONIQ 6 modelinin fotoğraflarını yayınladı.
Markanın ikinci modeli olan IONIQ 6’nın çağdaş ve vakitsiz tasarımı dikkat çekiyor.
Hyundai’nin “Electrified Streamliner” olarak tanımladığı IONIQ 6, aerodinamik olarak şekillendirilirken ayrıyeten günümüzün elektrikli araba müşterilerinin kullandıkları bir araçtan daha fazla keyif alması ve duygusal bağ oluşturması için yenilikçi bir formda tasarlanmış. Hyundai’nin geçtiğimiz yıl tanıttığı Prophecy KONUT Concept modeli baz alınarak üretilen IONIQ 6, karakteristik olarak büsbütün pürüzsüz ve pak bir tasarım ideolojisiyle karşımıza çıkıyor. Hyundai tasarımcılarının Duygusal Verimlilik olarak tanımladığı bu dizayn ideolojisi, koza gibisi bir iç dizaynla ilişkilendiriliyor. Elektrikli mobilitenin yeni çağı için bir siluet oluştururken ayrıyeten Hyundai’nin güç verimliliği ve çevresel sorumluluğu da vurgulanmış oluyor.
IONIQ 6, güç verimliliği ve sürdürülebilir düşünülerek hazırlanmış, eşsiz bir tasarım lisanına sahip. Satranç taşları üzere eşsiz bir görünümle hazırlanan dizaynda Hyundai Look dizayn stratejisi uygulanmış. Hyundai, müşteri odaklı bir yaklaşım benimseyerek herkese uyan klasik bir tasarım yerine farklı hayat şekillerini da göz önünde bulundurarak ayrıştırıcı çizimler elde etmiş. Ayrıyeten, estetik görünüşe ek olarak, 0.21cd sürtünme katsayısı ile aerodinamik olarak da KONUT mobilite periyodu için yeni bir tipoloji sunuyor.
IONIQ 6, alçak burun yapısını öndeki faal hava kanatları ve tekerlek boşluklarıyla destekliyor. İnce olarak karşımıza çıkan dijital aynalarla da devam ettirilen dizaynda elde edilen bu 0,21’lik bir ultra düşük sürtünme katsayısı, birebir vakitte markanın kendi içinde ürettiği modeller ortasında da en düşük paha manasına geliyor. IONIQ 6’nın kıskanılacak bu aerodinamik yeteneğine daha fazla katkı sağlamak ismine kanatçıklı eliptik tip bir spoyler kullanılmış. Hız teknelerindeki kuyruğu andıran yapısı ile art tamponun her iki yanındaki diklemesine pozisyonlandırılmış havalandırma kanalları adeta bir bütünlük oluşturarak yere basma kuvvetini artırıyor.
Bu aerodinami gövde üzerinde olduğu kadar aracın altında da devam ediyor. Alt kadro tam olarak kaplanarak daha optimize edilmiş deflektörlere ve azaltılmış tekerlek boşluğuna yer verilmiş. Bu sayede hava aracın altından ve üstünden en az sürtünme ile atılarak hem performansa hem de tüketime katkıda bulunuluyor.
IONIQ 6 ayrıyeten, marka kimliğini güçlendirmek için ön-arka farlarda, ön alt sensörlerde, havalandırma kanallarında ve orta konsol göstergeleri üzere çeşitli yerlerde 700’den fazla Parametrik Piksel kullanıyor. Art kanadın Parametrik Piksel Yüksek Monteli Stop Lambası (HMSL) ise frene basıldığında göz alıcı bir ışık şöleni sunuyor. IONIQ 6’nın benzersizliğini biraz daha fazla vurgulamak için de yeni tasarlanmış bir Hyundai ‘H’ amblemine yer veriliyor.
Hyundai Motor Kümesi’nin Elektrikli Küresel Modüler Platformu (E-GMP) ile hazırlanan IONIQ 6, yolcuların daha rahat seyahat etmeleri için optimize edilmiş diz aralığı ve ferahlık için çeşitli genişletmelere imkan sağlıyor. Platform büsbütün düz bir yere de müsaade vererek daha fazla oturma alanı sunmuş oluyor. Kullanıcı odaklı iç yer, dikkat dağınıklığını azaltmak ve inançlı bir sürüş sunmak için merkezi olarak yerleştirilmiş bir denetim ünitesi ile donatılmış. Bu modüler ekran, 12 inçlik tam dokunmatik bilgi-eğlence ekranıyla da birleşerek kokpiti büsbütün sarmış oluyor. Çift renkli ortam aydınlatması da IONIQ 6’nın iç yerinin ambiyansını tepeye çıkarıyor. Kullanıcıların kendilerini rahat hissetmeleri için özel olarak geliştirilmiş 64 renk temasına da yer veren Hyundai, direksiyon simidindeki 4 noktalı etkileşimli piksel ışıklarla da şoför ve araç ortasında kolay bağlantı sağlamaya yardımcı oluyor.
IONIQ 6’nın etik benzersizlik temasına uygun olarak üretilmesi, aslında günümüzün etraf dostu toplumsal sorumluluk projelerine de katkı sağlıyor. Ömrünü tamamlamış lastiklerden plastik kaplamalara kadar birden fazla bio gereçler kullanan mühendisler, böylelikle gövde ve boya üzerinde olduğu kadar iç yerde da deri koltuklar, gösterge paneli, kapılar ve kol dayama üzere yerlerde sürdürülebilirlik için geri dönüştürülmüş plastikler kullanılarak etrafa karşı gerekli itinası göstermiş.
IONIQ 6’nın teknik bilgileri ve teknolojisiyle ilgili ayrıntılar Temmuz ayında yapılacak dünya lansmanında açıklanacak.
Honda‘nın 1972 yılından bu yana dünya genelinde 27.5 milyondan fazla satış adedine ulaşan Civic modeli, 11’inci jenerasyonu ile 50’nci yaşını kutluyor.
Dünya arabası olmak üzere yollara çıkan model, bugüne kadar dünya genelinde 170 ülkede 27.5 milyondan fazla satış adedine ulaştı. Honda‘nın ikonik modeli olan Civic’in birinci kuşağındaki temel unsurlar, tüm kuşaklar boyunca korundu. Yeni olarak 11’inci jenerasyonuyla yollarda olan Civic, kendi sınıfının standartlarını belirlemeye ve müşteri beklentilerinin ötesine geçmeye devam ediyor. Civic’in uzun yıllardır popülerliğini muhafazasının temelinde ise, Honda mühendislerinin 50 yıldır geliştirdiği ileri teknolojiler yer alıyor. Civic’in temel tasarım ideolojisinde bulunan geniş iç hacim, ileri teknolojiler, performans ve keyifli sürüş devam eden tüm jenerasyonlarda de korunmaya devam ediyor.
1972 – 1979
Global pazarda günlük kullanımda inanılmaz pratiklik sunan global bir araba olarak geliştirilen birinci jenerasyon Civic, Avrupa’da satılan birinci Honda arabalarından biri olmasıyla öne çıkıyor. Birinci olarak Japonya’daki Suzuka fabrikasında üretilen model, ihtilal niteliğindeki Bileşik Türbülans Denetimli Yanma (CVCC) motoruyla donatıldı. Birinci jenerasyon Civic bu motoruyla 1970 Pak Hava Kanunu’na uyan ve global otomotiv sanayisinin gelecekteki emisyon amaçları için standardı belirleyen birinci araç oldu.
1980 – 1986
İkinci kuşak Civic, yepyeni Civic’in muvaffakiyetini temel alan gelişmiş CVCC-II motoru ile donatılarak 1979 yılında satışa sunuldu. Başta daha ekonomik 1.3 litrelik bir motoru bulunan modelin seçenekleri 1.5 litre sedan, hatchback ve station wagon ile genişledi. Köşeli tasarım ayrıntıları ile sunulan ve beş vitesli manuel şanzıman da eklenen ikinci kuşak Civic, tüketicilerin muhtaçlıkları doğrultusunda kısa müddette yenilendi. Üçüncü kuşak Civic, 1983 yılında daha uzun dingil arası ve daha köşeli bir tasarım ile tüketicilerin gereksinimlerine hizmet eden teknoloji ve tahlilleri sağlayan ‘maksimum insan, en az makine’ prensibi doğrultusunda tanıtılan birinci model oldu. Günümüzde yeni Honda modellerinde de bu unsurun temelinde yer alan çağdaş şoförlerin beklentisini karşılayan alan ve kullanım kolaylığı sunuluyor. Bu jenerasyon kapsamında üç kapılı, dört kapılı sedan ve gelişmiş alan ve kullanışlılık sunan beş kapılı Civic Shuttle station wagon olmak üzere üç gövde tipi satışa sunulurken; 1.6 litrelik DOHC motorla daha sportif bir Civic Si versiyonu da tanıtıldı.
1995
1987 – 2000
Dördüncü jenerasyon Civic, Honda’nın VTEC (Değişken Vakitli Elektronik Supap Zamanlaması ve Açılma Kontrolü) teknolojisine sahip yeni bir motor seçeneği ile 1987 yılında tüketicilerin beğenisine sunuldu. Yeni sistem, yüksek evrelerde daha yüksek performans ve düşük evrelerde gelişmiş yakıt iktisadı sağlayarak motor teknolojisinde ihtilal yaratarak Civic’e birçok ödül kazandırdı.
2000
Bu gelişmenin akabinde 1991 yılında aerodinamik gövdesiyle ön plana çıkan beşinci jenerasyon Civic ve sınıfına daha yüksek bedeller katmak üzere yeni VTEC motor ile birinci defa kesintisiz vites değiştirme teknolojisi sunan daima değişken şanzıman (CVT) bulunan altıncı kuşak Civic geliştirildi. Öteki yandan performansa da odaklanan Honda, Civic’in üstün sürüş dinamiklerini temel alan Type R versiyonunu 1997 yılında pazara sundu.
Type R, Civic’in performansını doruğa taşıyarak Honda’nın hot hatch dünyasındaki 25 yıllık muvaffakiyet hikayesinde başrol oynamaya devam ediyor.
2006
2001 – 2021
Civic’in yedinci kuşağı 2000 yılında yollara çıkarken; 2001 yılında da hibrit teknolojisi sunan birinci Civic kuşağı olmayı başardı. Bu model 29,5 km/litre tüketim ile dünyanın yakıt açısından en verimli 5 koltuklu seri üretim akaryakıtlı arabası olarak tarihe geçti. 2005 yılında ise Avrupa pazarları için yenilikçi bir tasarım ile satışa sunulan sekizinci kuşak hatchback modeli, günümüzde çeşitli Honda modellerinde kullanılan ‘Sihirli Koltuk’ teknolojisi ve yakıt deposunun ön koltukların altına yerleştirildiği tasarım ile yükleme alanında fark yaratan birinci Civic jenerasyonu olmasıyla öne çıktı.
2019
Verimlilik konusunda yapılan iyileştirmeleri sayesinde 1.6 DTEC motoru sahip dokuzuncu kuşak Civic, 24 AB ülkesinin tamamında 25 gün süren sürüş toplamında 13.498 km arada 100 km’de ortalama 2.82 litre yakıt tüketerek ‘En Düşük Yakıt Tüketimi’ kolunda Guinness Dünya Rekorları’na girmeyi başardı. Bu muvaffakiyetlerin akabinde iki farklı VTEC Turbo motor seçeneği ile birinci defa gelişmiş güvenlik özellikleri ile sürüş dayanak sistemi Honda SENSING ile donatılan büsbütün yenilenen 10’uncu jenerasyon Civic, 2015 yılında satışa sunulurken; yüksek performanslı hatchback dünyasında yeni standartlar belirleyen Civic Type R da 2017 yılında tüketicilerin beğenisine sunuldu. Sürüşü, sürat istikrarı ve fren performansı ile beğenilen Civic Type R, Almanya’daki Nürburgring Nordschleife’de önden çekişli arabalar için yeni bir çeşit vakti rekorunu kırdı.
2021
2022
50 yıllık esaslı bir geçmişe dayanan 11’inci jenerasyon Civic, üstün performans ve verimliliği, geliştirilmiş konfor düzeyi, cazibeli dış tasarımı ve kullanılabilirlik özelliklerini bünyesinde harmanlıyor. Bu jenerasyon birebir vakitte Honda için Avrupa’da kıymetli bir kilometre taşını temsil etmesiyle öne çıkıyor.
Yeni Civic e: HEV modeli üstün yakıt iktisadı, verimlilik, üstün performans ve sürüş dinamiklerini bir ortada sunuyor. Honda Civic’in tüketiciler tarafından birinci kuşağından beri çok beğenilen bir model olmasından duydukları memnunluğu lisana getiren Honda Motor Europe Kıdemli Lider Yardımcısı Tom Gardner, Civic’in 11’inci kuşağında birinci jenerasyondaki fonksiyonellik, konfor üzere temel tasarım ideolojisinin devam ettiğini belirtti. Gardner, Civic’in ana bileşeni olan üstün performans için güç aktarma sistemleri ve sürüşü keyifli hale getiren özelliklerinin bir defa daha tüketicilerin beğenisine sunduklarını tabir etti.
Auto Speed Magazine, Temmuz 2022 tarihli 43. sayısıyla web siteleri, Magzter, Turkcell Dergilik, Dijital Basın ve Vodafone Dergilik uygulamalarında yayına girdi.
Medicon Küme bünyesindeki tüm yayınlar üzere Auto Speed Magazine de iOS uygulamasıyla AppStore’dan indirilebiliyor.
Auto Speed Magazine’in, kendi web sitesi www.autospeedmagazine.com ve YouTube kanalı dışında, instagram, facebook ve twitter üzerinden de geniş bir yayın ağı bulunuyor.
Elektrik olgusu dünyanın en eski olgularından bir tanesidir. Elektrik konusu kendi içinde başlı başına her bir ayrı birer uzmanlık isteyen alt uzmanlık alanlarından oluşur. Nitekim ülkemizin her yerinde gerek butik tarzda, gerek son derece geniş bir skalada hizmet veren ve elektrikçi olarak tabir edilen kişiler ve kurumlar vardır. Bunlardan bir tanesi de Karadeniz Bölgesinin en karakteristik, en güzel kentlerinden olan Trabzon elektrikçi ustası da bunlardan bir tanesidir. Trabzon kentinde uzun zamandır hizmet veren bir elektrik ustasıdır. Genel olarak bakıldığında söylenebilecek olan en temel şey ise Trabzon elektrikçi 7/24 acık olduğu ve her şartta kesintisiz olarak hizmet verdiğidir.
Hizmet Kapsamına Genel Bakış
Üstte verilen bu bilgilerden sonra şimdi de artık Trabzon elektrikçi tamircisi hangi hizmetleri veriyor. Bu konuda da verilebilecek olan temel bilgiler şunlardır: Kendisi en genel kapsamda tüm elektrikle ilgili yapar. Hizmet kapsamında olan işler arasında elektrikçiliğin olmazsa olmaz olan arasında yer alan elektrik pano montaj ve imalatı yapılan işlerden bir tanesidir. Yine Trabzon elektrikçitarafından verilen bir diğer hizmet elektrik proje taahhüt işleridir. Bu alanda hem evlere, hem işyerlerine, eski yeni tüm binalara plan proje işlerini uzman kadro ile tam bir profesyonellikle gerçekleştirir. Her türlü elektrik arızasının giderilmesi, bu bağlamda elektrik parçası değişimi de verilen hizmetler arasında yer alır. İster küçük çaplı, ister büyük çaplı elektrik tesisatları da yapılır. Aydınlatma sistemleri de kurulmaktadır.
Elektrik ustası tarafından bu hizmetler dışında akıllı ev sistemleri de özel olarak yapılmaktadır. Buna ilaveten elektrik ustası tarafından özel villa, site, apartman, rezidans çözümleri de uzman deneyim ve birikim ile sunulur. Hizmet fiyatları da son derece uygun değerdedir.
EGETEAM Azerbaycan’da Sınavsız Üniversite Eğitimi Fırsatı Sunuyor
EGETEAM Yurtdışı Eğitim ve Danışmanlık Merkezi kardeş ülke Azerbaycan’da sınavsız üniversite eğitimi fırsatı sağlamaya devam ediyor. Azerbaycan üniversiteleri, 2018 yılından bu yana faaliyetlerini sürdürmekte olan EGETEAM aracılığıyla Türkiye’den gelen öğrencilere kapılarını açıyor. Böylelikle öğrenciler, Türkiye Yüksek Öğrenim Kurumu (YÖK) tarafından tanınan bu yüksek öğrenim okullarında eğitimlerini gerçekleştirebiliyor.
Azerbaycan eğitim sistemi üniversite eğitimini yurtdışında gerçekleştirmek isteyen öğrenciler için kaliteli bir öğrenim şansı sunuyor. Bunun yanı sıra Azerbaycan üniversitelerinde giriş için öğrencilerden herhangi bir koşul aranmıyor ve YÖK tarafından da tanınan bu üniversiteler yüksek öğrenim için oldukça iyi bir fırsat oluşturuyor. EGETEAM Azerbaycan’da eğitim hayatına devam etmek isteyen kişiler için harika avantajlar sunmaya devam ediyor.
Bir yurtdışı eğitim ve danışmanlık merkezi olan EGETEAM, diğer pek çok hizmetinin yanı sıra Azerbaycan’da üniversite okumak isteyen öğrenciler için avantajlı fırsatlar sağlıyor. Öncelikle EGETEAM, yalnızca YÖK denkliği bulunan yüzlerce üniversite için lisans ve yüksek lisans programlarına kayıt sağlıyor. Bu şekilde öğrencinin aldığı eğitimin YÖK standartlarına uygunluğu garanti altına alınıyor. Dahası, bu üniversitelere rahatlıkla kesin kayıt sağlanıyor ve öğrenci adına resmi kabul belgesi alınıyor. Kısacası kayıt işlemleri oldukça kolay bir şekilde gerçekleşiyor.
Kayıt yapılan üniversitelerde YÖK denkliğinin aranmasının yanında EGETEAM, öğrenciler için eğitim hayatını kolaylaştıracak çok sayıda adımı da atmaktan çekinmiyor. Öğrenciler Azerbaycan’daki eğitimleri sırasında EGETEAM ayrıcalığıyla en uygun konaklama, havaalanı transfer, 7/24 yardım çağrı merkezi erişimi, özel sağlık sigortası ve transfer kartı gibi hizmetlerden yararlanabiliyor. Böylelikle öğrenciler Azerbaycan’da geçirdikleri süreç boyunca daha rahat bir eğitim hayatının keyfini çıkarıyor.
EGETEAM’in Azerbaycan’da sınavsız üniversite eğitimi konusunda sunduğu ayrıcalıklar arasında YÖK denkliğine sahip üniversite seçimi, kolay kayıt süreci ve rahat bir eğitim yaşamının dışında diğer avantajlar da bulunuyor. Bu avantajlardan biri indirimli öğrenim ücreti olarak karşımıza çıkıyor. Normal şartlarda Azerbaycan üniversite fiyatları çok yüksek bir seviyeye çıkabiliyor. Ancak EGETEAM farkıyla öğrenciler Azerbaycan’da indirimli öğrenim ücretine ile eğitim alma fırsatına ulaşabiliyor. Dahası öğrenciler EGETEAM sayesinde çeşitli burs programlarına katılma şansı yakalıyor. Ayrıca EGETEAM Azerbaycan’da eğitim süreçlerini gerçekleştiren bu öğrencilere kabul ve eğitim süreçleri sırasında ücretsiz danışmanlık desteği de sağlıyor.
Yurtdışında ve YÖK onaylı bir üniversitede eğitimlerine devam etmek isteyen öğrenciler için Azerbaycan üniversiteleri gayet iyi seçenekler arasında. Bu üniversiteler arasından doğru bir tercih ve gerekli destek ile öğrenciler geleceklerini inşa etmek için harika bir fırsata sahip olabiliyorlar. 2018 yılında kurulmuş ve şimdiye kadar 1600’den fazla başvuru sahibine yurtdışında eğitim konusunda yardımcı olmuş olan EGETEAM bu alanda öğrencilere profesyonel desteğini sürdürmeye devam ediyor. Öğrenciler de hedeflerine yönelik olarak seçimlerini yaparak yurtdışında lisans ve yüksek lisans eğitimlerine başlayabiliyor. EGETEAM’in Bakü ve İstanbul ofisi daima sizlere hizmet göstermeye hazırdır.
İlk olarak tatlımızın şerbetini hazırlayalım ve soğumaya bırakalım. Su ve şekeri tencerede kaynayana kadar karıştıralım sonra içerisine limon suyunu ilave edip 5 dakika kaynatıp soğumaya bırakalım.
Hamuru için; un hariç verilen bütün malzemeleri karıştıralım. Unu kontrollü bir şekilde ekleyip yumuşak bir hamur yapalım.
Hamurdan ceviz büyüklüğünde parçalar koparıp şekil verelim.
Daha sonra irmiğe bulayıp fırın tepsisine dizelim.
Bıçak ile hamurların üzerine tam kesmeden çizik atalım.
Önceden ısıtılmış 180 derece fırında hafif kızarana kadar pişirelim.
Fırından çıkan tatlıların çıktıktan 2-3 dakika sonra soğumuş olan şerbeti dökelim.
Tatlıların orta kısımlarına antep fıstığı tozu doldurarak servis edelim. Afiyet olsun. ????.
